Emekliler arasındaki maaş farkını ortadan kaldırmayı amaçlayan İntibak Yasası kapsamında yapılacak zammın üst sınırı 322 lira olacak. Zamlar ise Ocak 2013’te 1.9 milyon emekliye tek seferde ödenecek.
EMEKLİLER arasındaki maaş farkının ortadan kaldırılmasının hedeflendiği İntibak Yasası’na ilişkin detaylar netleşmeye başladı. Yasayla ilgili yeni açıklamalar yapan Çalışma Bakanı Faruk Çelik, emekli maaşlarına yansıyacak artışların üst sınırının 322 TL olacağını ve ödemelerin de Ocak 2013’te yapılacağını söyledi. KKTC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Şerife Ünverdi ile yaptığı görüşme sonrası soruları yanıtlayan Bakan Çelik, emekli aylıklarında intibak yapılmasını öngören düzenlemenin, en kısa zamanda TBMM’ye gönderileceğini belirterek, bu çerçevede 2000 yılından önce emekli olanların aylıklarında 322 liraya varan artışların söz konusu olacağını açıkladı. 2000’den sonra emekli olanların gelişme hızından pay aldığını dile getiren Çelik “2000 öncesinde sosyal devlet olmanın gereği, seyyanen ücretler iyileştirilirken, 2000 sonrasında sigortacılık mantığı çerçevesinde yeni bir sistem inşa edildi. Dolayısıyla sistem farklılıkları nedeniyle oluşan maaş farklılıkları oldu. Çok çalışmasına rağmen az süre sistemin içinde kalan ile eşit maaşı alan emekliler tablosu karşımıza çıktı” diye konuştu.
Emeklilerin hepsini kapsamayacak
İntibak düzenlemesini herkesin hak ettiği ücreti almasını sağlamak için yaptıklarına dikkati çeken Çelik, düzenlemenin, 2 milyon 743 bin emekliden 1 milyon 913 binini kapsadığını ifade etti. Düzenlemenin, emeklilerin tümünü kapsayacak bir zam çalışması olmadığına işaret eden Çelik “Herkesi mümkün mertebe büyük ölçüde eşitleme gayreti içinde olduk. Ama yüzde 100 bunları eşitlemek mümkün değil” dedi. Şubat ayında kıdem tazminatı ile ilgili çalışma yapacaklarını kaydeden Çelik, iş sağlığı ve güvenliği yasa taslağının bütün çalışanları kapsam altına aldığını, memurların da buna dahil olduğunu belirtti. İşsizlik rakamlarını değerlendiren Bakan Çelik “İşsizlik oranımız düşüyor ama istihdamda atılması gereken adımlar var” dedi. Bakan, ulusal istihdam stratejisini bu ay içinde açıklamayı planladıklarını ifade etti. Çelik, 2 bin iş ve meslek danışmanını Şubat ayı sonunda işe başlatacaklarını söyledi. Teşvik sistemiyle ilgili yoğun bir çalışma yürütüldüğünü belirten Faruk Çelik, sona gelindiğini kaydetti.
Zamlar tek seferde verilecek
KADEMELİ olarak ödenmesi beklenen intibak zamları 1 milyon 913 bin emekliye tek seferde ödenecek. Hükümet programında yer aldığı 100 lira fark alacak bir emekli 25 lirasını 2013, 75 lirasını 2014’de almayacak. 100 liranın tamamı 2013 Ocak ayında başlayacak. Alınan bilgiye göre Bakanlar Kurulu’nda ‘küresel kriz’ gerekçe gösterilerek kapsamının dar tutulması talebine Başbakan Erdoğan’ın isteğiyle refah payı yüzde 75 tutuldu. Kabine üyelerinden bazı bakanların “İşçiye veriyoruz Allah bereketini verir” çıkışıyla 2 milyon 743 bin emekliden 1 milyon 913 bini intibak zammı alma hakkı kazandı. 10 ila 322 lira arasında yapılacak intibak zammıyla devletin gireceği 2.5 milyar liralık maliyetin yıllara yayılması talebi de Bakanlar Kurulu’nda kabul görmedi.
Geriye dönük ödeme olmayacak
YÜKSEK prim ödediği halde düşük maaş alan 1 milyon 913 bin emeklinin mağduriyetini sona erdirecek düzenlemeyle kademeli ödeme yerine tek seferde ödeme kabul edilirken, geriye dönük ödemeye vize çıkmadı. Böylece 1.5 milyondan fazla emeklinin 100 TL’nin üzerinde alacağı zam ile 413 bin kişinin 10 ila 100 lira arasındaki farkı hesaplara 2013 Ocak ayında yatırılacak. Yasanın Meclis’te kabul edilmesiyle geriye dönük ödeme yapılacağına ilişkin bilgiler ise Bakanlık yetkilileri tarafından doğrulanmadı. Geriye dönük ödeme yapılmayacağını söyleyen yetkililer, intibak zammı alacak olan 1 milyon 913 bin emeklinin 2013’ten itibaren o zam üzerinden aylıklarını çekeceklerini belirtti. Bu arada Bakan Çelik “Bir an önce düzenlemenin Meclis’e gelip yasalaşmasından yanayız. Çünkü bununla ilgili yasa çıktıktan sonra asgari bir süreye ihtiyacımız var. 8 aylık süre içinde 2 milyon 743 bin dosya tek tek ele alınacak ve bu dosyalar sonuçlandırılacak” dedi.
SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin 2012 ilk altı aylık maaş zammı belli oldu. Sosyal Güvenlik Kurumu, emekli maaşlarına yüzde 6,79 TÜFE oranında zam yaptı. İşçi ve esnaf emeklileri Ocak ayı maaşlarını yüzde 6,79 zamlı alacak. Geçen yıl 813 lira alan bir emekli Ocak ayında bankamatikten 55 lira zamlı aylık çekecek. Temmuz ayında enflasyon rakamına göre emekliler ikinci altı ay için bir zam daha alacak.
Haber Kaynakları: mudender.org-A'dan Z'yeHaber-alitezel.com ...
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, şu anda dünyada ve Türkiye’de likidite bolluğu bulunduğunu belirterek, “Konjonktür halka arzlara çok uygun” dedi.
İMKB’de düzenlenen “Halka Arz Seferberliği” toplantısında İMKB’ca Türkiye ekonomisine bugüne kadar 44.5 milyar dolar kaynak sağlandığı, son 5 yılda sağlanan kaynağın yaklaşık 21.5 milyar dolar olduğu vurgunladı. Türkiye’ye doğrudan yatırımların da üçte birinin İMKB’de işlem gören şirketler üzerinden geldiğini belirtti. İşlem gören şirket adedi açısından 16’ncı sırada olmanın iyi sonuç olmadığını vurgulandı.
TOBB: Borsada bedava para var
TÜRKİYE Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kayıt dışılığı bitirmek için halka arzın en büyük mekanizma olduğunu belirterek, “Müthiş bir gayrimenkul stokumuz var ama pek çoğu tapusuz. Dünyanın en büyük altın stoklarından birine sahibiz ama yastık altında ve ekonomiye faydası olmuyor. Oysa borsa, ‘bedava kaynak’ yeri” dedi.
TÜRKİYE’de 10 milyon 305 bin kişinin herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kaydı olmadan çalıştığı belirlendi.
Bunlardan yüzde 50.4’ü tarım sektöründe istihdam ederken, yüzde 49.6’sı tarım dışı alanda faaliyet gösterdi. ANKA’nın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden yaptığı hesaplamaya göre, temmuz ayında istihdamdaki toplam nüfus 22 milyon 213 bin olurken, bunun 10 milyon 305 bin kişisini herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna kaydı bulunmayanlar oluşturdu. Ücretli ve yevmiyeli olarak çalışan toplam 13 milyon 112 bin kişiden yüzde 28.5’ini oluşturan 3 milyon 737 bin kişinin kayıt dışı çalıştığı belirlendi.
ABD merkez bankası konumundaki FED’ineski başkanı Alan Greenspan, ABD’nin halen yüzyılda bir yaşanabilecek finansal kriz içinde olduğunu söyledi.
ABC televizyonuna konuşan Greenspan, "Önce şunu anlayalım. Bu 50 yılda, hatta muhtemelen 100 yılda bir yaşanabilecek bir olay" dedi.
ABD’nin bir ekonomik durgunluğa (resesyon) girmeden kurtulma ihtimalinin yüzde 50’nin altında olduğuna dikkati çeken Greenspan, krizin daha da devam etmesini beklediğini vurguladı.
Haber Kaynağı : 15.09.2008 gazete ve haber siteteri.
Bir yıl dolmadan elektriğe 3 kez zam yapıldı. Zam oranı yüzde 65'e yükseldi.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK), Türkiye Elektrik Ticareti Anonim Şirketinin (TETAŞ) Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş.’ye (TEDAŞ) bağlı 20 elektrik dağıtım şirketine sattığı toptan elektriğe zam talebini onayladı. Buna göre, 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren TETAŞ’ın kilovat saati (kWh) 10,74 YKr’den sattığı toptan elektrik fiyatı yüzde 34 artacak.
Kurul, bugünkü toplantısında TETAŞ’ın 1 Ekim 2008 tarihinden geçerli yeni tarife önerisini değerlendirdi ve karara bağladı. EPDK 20 dağıtım şirketine zam talebinin onaylandığına dair bir yazı gönderdi.
TÜKETİCİYE YANSIMASI ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE BELLİ OLACAK
Şirketlerin vereceği teklif doğrultusunda nihai tüketiciye yansıyacak zammın ne olacağı önümüzdeki günlerde belli olacak. TETAŞ’ın zam talebinde otomatik fiyatlandırma mekanizması çerçevesinde yansıtılması gereken maliyet artışları (petrol, doğal gaz fiyatları vs) ve Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezinde ortaya çıkan fiyatlar büyük rol oynadı.
YILLIK ZAM YÜZDE 65’E ULAŞACAK
Tüketiciler 2008 yılında üçüncü kez elektrik zammı ile karşı karşıya kalacak. Yılbaşında yapılan yüzde 10-15 oranındaki zam, tüketiciye yüzde 19-20’ye yakın bir oranda yansımıştı. 1 Temmuz’da yapılan ikinci zamda oran yüzde 21 olmuştu. 1 Ekim’den geçerli olacak üçüncü zam da yüzde 15’e yakın bir oranda gerçekleşecek. Böylece 2008 yılında elektriğe yapılan zam oranı yüzde 65’e ulaşacak.
Doğalgazda ’otomatik fiyat’ yüzde 18 zamla başladı
BOTAŞ’ın, kamuoyunda "otomatik fiyatlandırma" olarak bilinen maliyet bazlı fiyatlandırma sistemi çerçevesinde doğalgaza bugünden geçerli olmak üzere konutlarda yüzde 16, sanayiye de yüzde 18 oranında zam yapıldı.
Temmuz ayında uygulanmaya başlanan maliyet bazlı fiyatlandırma sistemiyle zamlanan elektrik fiyatlarından sonra doğalgaza da zam geldi. Botaş Yönetim Kurulu’nun, doğalgaza bugünden itibaren konutlarda yüzde 16, sanayiye de yüzde 18 oranında zam yaptığı açıklandı.
1 Temmuz’da yapılacak elektrik zammına ilişkin tarife onaylandı. Zam oranı yüzde 22...
Türkiye Elektrik Dağıtım A.Ş. (TEDAŞ) elektriğe 1 Temmuz’da yapılacak otomatik zamma ilişkin tarifeyi onayladı. Önceki gün yönetim kurulunu toplayan TEDAŞ’ın elektriğe, konutlarda yaklaşık yüzde 22 oranında zam yapılmasını kararlaştırdığı öğrenildi. ...
Derviş: Türkiye enflasyon tehlikesiyle karşı karşıya
Gelişmiş ülkelerin finans piyasalarındaki tıkanıklığı engellemek adına emtia balonunu şişirdiğini anlatan Derviş, bunun, Türkiye gibi ülkelerde enflasyon riski yarattığını söyledi.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Eski Devlet Bakanı Kemal Derviş, Önümüzdeki 2 veya 3 yıl başımız çok ağrayabilir açıklamasına şu cümlelerle devam etti. “Gelişmiş ekonomilerde emtia fiyatlarının resesyon veya en azından yavaşlama döneminde çok yükseklerde seyrettiği yeni bir fenomenle karşı karşıyayız. Sistemdeki likiditenin bir çıkış aradığı hissine kapılmaktan kendimi alamıyorum. Ancak FED faiz oranlarını düşürürken siz yükselen bir ekonomide para politikanızı nasıl sıkılaştırabilirsiniz? Yıllarca enflasyonla mücadele eden Türkiye ve Brezilya gibi ülkeler, makroekonomik bir döngüden değil, finansal sektörü kurtarma gereğinden kaynaklanan gerçek bir enflasyon tehlikesiyle karşı karşıya.” Derviş konuşmasında, yiyecek ve enerji fiyatlarındaki artışla ilgili olarak ‘’ Bir yıl önce gidişat ortadayken, çok az insan uyarıda bulundu” dedi.
İş dünyasının yumuşak karnı özel sektör borçları 2007 yılında 40 milyar dolar artarak 158 milyar dolara çıktı. Özel sektörün döviz cinsinden borçları, toplam dış borç stokunun yüzde 64'ünü oluşturur hale geldi. Türk Lirası'nın diğer para birimleri karşısında değer kaybettiği bu dönemde, gözler bir kez daha özel sektörün döviz borçlarına çevrildi.
Hazine Müsteşarlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin toplam dış borç stoku 2007 sonunda 247.2 milyar dolara yükseldi. Dış borç bir önceki yıla oranla yüzde 29 arttı.
Geçen yıl, özel sektörün dış borcu 40 milyar dolar artarak 118 milyar dolardan 158 milyar dolara çıktı. Kamu kesiminin dış borcu 73.4 milyar dolar, Merkez Bankası'nın dış borcu 15.8 milyar dolar oldu.
Türk Lirası'nın değer kazandığı son beş yılda, Türk müteşebbüslerinin döviz cinsinden kullandığı kredi ve borç miktarında büyük artışlar gözlemlendi.
2006 haziran ayında doların 1.7 YTL'ye dayandığı küresel çalkantı sırasında, ekonomistler özel sektörün döviz cinsinden borçlanmalarının risk unsuru taşıdığı uyarısında bulunmuşlardı.
2001 yılında yaşanan krizde bankalarda görülen döviz açık pozisyonlarına, bugün özel sektörün sahip olduğu belirtilerek, bunun ekonomi açısından risk unsuru oluşturduğuna dikkat çekilmişti.
Küresel ekonomik çalkantı ve iç siyasi gerginliklerle birlikte Türk Lirası'nda değer kaybı yaşanması üzerine, gözler bir kez daha Türkiye'nin toplam dış borç stokunun yüzde 64'ünü oluşturur hale gelen özel sektör borçlarına çevrildi.
Arz açığı yüzünden özel sektörden alınan elektriğin faturası vatandaşa kesilecek.
4 KURUŞ ARTIŞ BEKLENİYOR
Hükümetin yayınladığı 2008 programı, tedbirlerindeki bir karar artık bu farkın da faturalara yansıtılacağını gösteriyor.
Bu durumda, TEDAŞ vergi ve fonsuz kilovatsaat başına 12 kuruşa sattığı elektriği bu maliyetleri de yansıtacağı için ocak ayı verilerine göre ortalama 4 kuruş daha artırmak zorunda kalacak.
Çanakkale'de Saros körfezinde petrol ve doğalgaz arama çalışmalarına başlanıyor.
Saros körfezi açıklarında petrol ve doğalgaz arama çalışması yapacak olan Avustralya'ya ait dev petrol platformu Çanakkale Boğazı'ndan geçerek bölgeye gitti.
İstanbul Tuzla tersanesi açıklarından İtalyan bayraklı "Med Sette" ve Gsp Queen" isimli römorkörler yardımıyla çekilen 80 metre boyunda, 40 metre yüksekliğindeki 6 bin metre sondaj kapasiteli Avustralya'nın "Atwood Oceanics" firmasına ait "Atwood Southern Cross" isimli yüzer sondaj platformu, saat 06.30 sıralarında Ege Denizi'nden Çanakkale Boğazı'na girdi. Saat 11.45 sıralarında Kilitbahir önlerinden geçen dev platformu sahildeki vatandaşlar meraklı gözlerle seyretti. Türkiye Petrolleri Arama Ortaklığı'nın kiraladığı 78 personeli bulunan dev platformun Saros körfezi açıklarında 3 ay boyunca petrol ve doğalgaz arayacağı açıklandı.
Özel Güvenlik Yasası’nın çıkmasının ardından, çok sayıda yabancı firma gözünü Türkiye’ye dikti. İspanyol Securatias şirketi, Türk firmalarını birer ikişer satın alıyor. Bir çok önemli kuruluşun güvenlik hizmeti Securatias’a geçti. AKP Ankara eski il başkanı Özer de şirketini 2.7 milyon dolara İspanyollara satmıştı.
Birkaç yıl öncesine kadar sadece birkaç firmanın faaliyet gösterdiği özel güvenlik şirketlerinde, yabancı ilgisi de son yıllarda arttı. Suç oranlarında yaşanan artışla beraber gündeme gelen özel güvenlik sektöründe Securatias adlı İspanyol şirketinin adı öne çıkıyor. Securitas, birçok kamu ve özel şirketin güvenlik hizmeti veren Türk firmalarını birer ikişer satın alıyor. Sayıları yaklaşık 2 bini bulunan güvenlik şirketlerinde 300 bini aşkın güvenlik görevlisi çalışıyor. Yasaya göre sicili temiz asker ve polis emeklisi bir kişi, yaklaşık 14 bin YTL harcayarak özel güvenlik şirketi kurabiliyor. Yabancı kişilerin özel güvenlik şirketi kurabilmesi ve yabancı şirketlerin Türkiye’de özel güvenlik hizmeti verebilmesi ise karşılıklılık esasına tabi olarak yürütülüyor.
İSPANYOL SECURATİAS AKP Ankara eski il başkanlarından Hasan Gazi Özer, sahibi olduğu DAK Güvenlik Şirketi Telekom, TOBB ve AKP Genel Merkezi’nin güvenliğini sağlıyordu. Özer, firmasının büyük orandaki hissesini bir süre önce Securatias’a 2.7 milyon dolara sattı. İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) güvenliğini de MET Grup adlı şirket yapıyor. Ancak, Securatias şirketi MET grubunu da geçtiğimiz günlerde satın aldı. İki eski emniyet müdürü ile Metro Turizm’in sahibi Galip Öztürk’ün birlikte kurduğu KARE Güvenlik Şirketi de İstanbul Esenler Otogarı ile Metrocity gibi alışveriş merkezlerinin güvenliğini aldı. Aynı Securatias şirketi KARE Güvenlik şirketini de satın alarak portföyünü genişletti.
LİMANLARI DA ALACAKLAR Pentagon elektroniğin güvenliğini sağlayan ve Türk vatandaşı Joseph Ventura’nın müdürü olduğu Grup 4 isimli bir yabancı şirket İstanbul’daki tüm silahlı para nakil işlemlerini yapıyor. Bir denizci emekli albayın kurduğu ETKİN adlı güvenlik şirketi de ISS adlı bir şirkete satılmak üzere. Securatias, MET Grup ile Etkin Grup Denizcilik Müsteşarlığı tarafından uluslar arası liman alanları ve tekne güvenliği belgesi aldı. Üç güvenlik şirketinin bu belgeyi, özelleştirme yoluyla yabancılara satılan limanların güvenliğini sağlamak amacıyla aldığı belirtildi. Hava alanlarının güvenliğini sağlayan Tepe Güvenlik Şirketi’nin de yabancılarla pazarlık halinde olduğu ileri sürüldü.
2,5 MİLYAR DOLAR Özel güvenlik sektörü, 2.5 milyar dolarlık bir pazar oluşturuyor. Türkiye’de Özel Güvenlik Hizmetleri’ne ilişkin 5188 Sayılı Kanun, 7 Ekim 2004’te yürürlüğe girdi. Bu kanunla birlikte 1983’te çıkan Bazı Kurum ve Kuruluşların Korunması ve Güvenliklerinin Sağlanmasına ilişkin 2495 Sayılı Kanun, yürürlükten kalktı. Eski kanuna tabi olarak göreve başlayan 57 bin özel güvenlik personelinin görev süresi beş yıl uzatıldı. Yeni yasadan sonra 600 yeni güvenlik şirketi kuruldu. Yasaya göre özel güvenlikçi olabilmek için İçişleri Bakanlığı’nın düzenlediği özel güvenlik sınavını aşmak gerekiyor. Sınavın sorularını Emniyet Genel Müdürlüğü ile Jandarma Genel Komutanlığı hazırlıyor. Sınav komisyonu başkanlığını da İçişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı yapıyor. Adayları sınava hazırlayan ve sınav hakkı tanıyan özel güvenlik okullarında üç hafta süren eğitimde 120 saat ders veriliyor. 90 saat müfredat, 30 saat silah eğitimi yapılıyor. Silahsız güvenlikçiler, bu derse katılmıyor. Lise mezunu olmayanlar, silah kullanamıyor. Ortaokul mezunları, silah eğitimi de silahlı görev de yapamıyorlar. Yine yasaya göre, özel güvenlik şirketi ya da okullarında emniyet mensuplarının yer alması zorunlu. Bu nedenle gönüllü emekliye ayrılan yüzlerce emniyet müdürü Özel güvenlik okullarında ders veriyor. Eski MİT ve ordu mensupları da en az Emniyetçiler kadar bu sektörde aktif bulunuyor. MİT İstanbul eski Bölge Müdürü Nuri Gündeş'in "Panter" adlı şirketi piyasanın en çok iş yapanlarından. Emekli Orgeneral Çevik Bir de "Homeland Security" adlı bir güvenlik şirketi kurdu. MİT eski müsteşarı Sönmez Koksal da Secura isimli firma ile sektörde faaliyet gösteriyor.
KONU MECLİS’TE MHP Balıkesir milletvekili Ahmet Duran Bulut, konuyu TBMM’de gündeme getirdi. “Kişi başına karı bu kadar az olduğu halde, bu sektörü yabancıların Türkiye’de bu sektöre göz dikip böylesine iştahlı bir şekilde satın almalarının sebepleri ne olabilir?” diye soran Bulut, ‘’Yabancılar, Türkiye’de bütün liman, hava alanı, banka, şirket, baraj, garaj, santral, fabrika ne varsa bunları satın alıp bunların güvenliklerini sağlayan şirketleri satın alıyorlar. Türkiye’nin Telekom’u güvenliği, ticaret odalarının, TOBB’un yani şirketlerimizin bütün güvenlikleri yabancılara teslim edilmiş durumda. Havaalanlarından Türkiye’ye girenler, limanlarda Türkiye’ye inen mallar, Türkiye’ye giren çıkan, uçan, kaçan yabancıların kontrolünde. Para kazanmadıkları bu sektörde neden giriyorlar. Çünkü bu bilgiye sahip olacak, yarın bu bilgiyi satacaklar’’
Yabancılara bugüne kadar Türkiye'de 37 milyon 125 bin 330 metrekarelik alan, 60 bin 351 taşınmaz satıldı. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye'den taşınmaz alan yabancı sayısı Ocak 2008 itibariyle 70 bin 336 oldu. Alımlarda Almanlar birinciliği kimseye kaptırmadı. 15 bin 109 Alman 15 bin 911 taşınmaz alırken, bu ülke vatandaşlarını İngiliz, Yunan, ve İrlandalılar izliyor. GAP bölgesinde büyük toprak sahibi oldukları söylenen İsrail ise 17 bin 803 metrekareye denk gelen 101 taşınmaz ve 72 kişi ile diğer ülkelerin gerisinde kaldı.
EN ÇOK İLGİ ANTALYA'YA Taşınmazların il bazında dağılımında en çok ilgiyi Antalya'ya gösterildiği gözleniyor. 25 bin 24 yabancı Antalya da 18 bin 327 taşınmaz aldı. En çok yer alan ise 6 bin 265 kişiyle Alman vatandaşlar oldu. Almanları 4 bin 150 kişiyle İngilizler izledi. İstanbul ise çekim merkezi olan bir diğer il. 8 bin 675 yabancının 7 bin 776 taşınmaz aldığı İstanbul'a Yunan ilgisi dikkat çekiyor. Veriler, 11 bin 85 Yunan vatandaşının 10 bin 59 taşınmaz aldığını söylüyor. İsrailliler de İstanbul'a ilgi duyanlar arasında... GAP bölgesine talep gösteren ülke ise Almanya. Alman vatandaşlar Adıyaman, Batman, Diyarbakır, G.Antep ve Mardin'den toplam 1.4 milyon metrekare taşınmaz aldı.
Merkez Bankası gecelik borçlanma faizini 25 baz puan indirimle yüzde 15.50'ye çekti.
Bazı analistler yabancı yatırımcıların 50 baz puanlık faiz indirimi beklentisiyle bono satın aldığını hatırlatarak, 25 baz puanın ciddi satış dalgası yaratacağını öne sürüyor.
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, 2008 yılının ilk toplantısında gecelik borçlanma faiz oranını 0.25 puan indirdi. Buna göre, gecelik borçlanma faiz oranları yüzde 15.75'ten 15.50'ye, borç verme faiz oranı ise yüzde 20'den 19,50'ye geriledi. Piyasaların beklentileri ise 0.50 puanlık indirimde yoğunlaşıyordu.
Bazı analistler, yabancı yatırımcıların son haftalarda 50 baz puanlık faiz indirimi beklentisiyle bono satın aldığını hatırlatarak, 25 baz puanın bu yatırımcıları tatmin etmediğini ve ciddi hayal kırıklığı yarattığını iddia ediyor. Bu anlamda, gelecek günlerde yabancı yatırımcıların bonodan çıkarak döviz hareketlerine yol açacağı öne sürülüyor.
PPK'nın yaptığı bu indirimle gecelik borçlanma faizinde Eylül ayından itibaren toplam 200 puan indirim yapılmış oldu. Kurul, 18 Eylül’de 0.25 puan ve 16 Ekim, 14 Kasım ve 13 Aralık’ta da 0.50’şer puanlık indirimlere gitmişti. Gecelik borçlanma faizi bu indirimler sonunda yüzde 15.50’ye kadar geriledi.
Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 11,75’ten 11,50’ye, borç verme faiz oranı yüzde 23’ten 22,50’ye, Açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla gecelik ve bir haftalık vadelerde tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 19’dan 18,50’ye düşürüldü. Kaynak : Gazeteport
Yeni Gelir Vergisi Kanunu ile birlikte, lüks yaşayana ''Bunları nasıl ve neyle finanse ettin'' diye sorulacak. Basit usulde vergilemeye de son verilecek. Vergi Konseyi, Gelir İdaresi Başkanlığı ve Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü'nce yürütülen , yeni Gelir Vergisi Kanununun ana hatları da ortaya çıkmaya başladı.
En son ''Nereden Buldun'' ve ''Hayat standardı''nın kaldırılmasıyla, vergi güvenlik müesseselerinden mahrum kalan vergi mevzuatı, yeni kanunla birlikte tekrar kayıp ve kaçakla mücadeleye dönük oto kontrol sistemlerine kavuşacak. Bu çerçevede ''gider bildirimi'', ''asgari gayri safi hasıla'' ve ''ortalama kar haddi'' gibi vergi güvenlik müesseseleri, yeni kanuna girecek.
Gider bildirimi ile birlikte, yıl içindeki harcamalar o yıla ilişkin beyan edilen gelirle karşılaştırılacak. Geliri düşük, harcaması fazla olandan bu durumu açıklaması istenecek. ''Nereden buldun'' dan farklı olarak servet yerine harcamanın sorgulanacağı yeni sistemde, kredi kartı dahil yüksek harcaması bulunanlardan, 5 yıldızlı otellerde kalanlardan, özel hizmetçisi, yatı, uçağı, son model uçağı olanlardan beyan ettiği gelir ile yaşam standardı arasında büyük fark bulunanlar, mercek altına alınacak. Bu kişilere, ''Bu harcamaları nasıl finanse ettin? Bu şekilde nasıl yaşayabiliyorsun?'' diye sorulacak. ''Asgari gayri safi hasıla'' ile işletmelerin belli dönemdeki hasılatına göre, 1 yıllık tahmini hasılata ulaşılıyor. Kar marjı da düşülerek, bu hasılata uygun beyanda bulunup bulunmadığına bakılıyor. ''Ortalama kar haddinde'' ise aynı sektörde faaliyet gösteren firmaların satış miktarına göre ortalama kar oranları belirleniyor
Başbakan Tayyip Erdoğan, kamu bankaları ile Merkez Bankası'nın kesinlikle İstanbul'a taşınacağını, bunun için ne gerekiyorsa yapılacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, 60. Hükümet Programı Eylem Planını, Başbakanlık Yeni Binada düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınıp taşınmayacağı ile ilgili soru üzerine, ''Merkez Bankası, Ziraat, Halkbankası, Vakıfbank hepsi de İstanbul'a taşınacak. Bu konuda kararımızı verdik. Hatta yerleri de belirlenmiştir. Bunu hiç kimseye de soracak değiliz'' dedi. ...
Motorlu taşıtlar vergisi tutarları, yeni yılda yüzde 7,2 artacak. Resmi Gazete yayımlanan 1 Ocak 2008′den itibaren motorlu taşıtlar vergisi tutarları sınıf sınıf şöyle
Eski Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener özelleştirme ve yabancı sermayeyi araştırdı. Araştırmaya göre Yabancı sermayenin kar transferi cari açığı arttıran önemli kalemlerden biri haline geldi.
ÜLKE EKONOMİSİNİN YABANCILAŞMASI Araştırmaya göre üzerinde durulması gereken nokta, özelleştirmelerin de katkısı ile ülke ekonomisinin yabancılaşması ve sonuçları. Yakın zamana kadar 1 milyar doları bulmayan doğrudan yabancı yatırımların, 2006 yılında net 19 milyar dolara ulaştığı, Ekim 2007 itibariyle 14,3 milyar dolar olduğu hatırlatılan araştırmada, şöyle devam edildi: ''Bu yabancı yatırımlar içeride kazanıp sonra dışarıya kar transfer eden hizmet sektörlerine yönelmiştir. Telekomünikasyon, bankacılık, sigortacılık, enerji, ulaştırma, şans oyunları, gayrimenkul, perakende ticaret gibi sektörler bunlar arasında. Net kar transferleri cari açığı arttıran kalemlerden biri. 2002 yılında yalnızca 89 milyon dolar olan kar transferleri, 2007 yılında Ekim ayı itibariyle 1,5 milyar doları aştı ve hızla artmaktadır. Yapısal nedenlere bağlı olarak cari açık sorununa çözüm bulmakta zorluk çekilirken, bu sorunu derinleştirecek yeni bir yapısal unsur ortaya çıkmaktadır. Geleceğe yönelik olarak özelleştirme stratejisi, söz konusu sorundan bağımsız olarak belirlenmemeli.''
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, PETKİM'in yüzde 51 oranındaki kamu hissesinin, satış yöntemiyle özelleştirilmesine, satışın blok satış yoluyla gerçekleştirilmesine ilişkin 8 şubat 2007 tarihli Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) kararı ile kamu hissesinin blok satılmak suretiyle ihaleye çıkarılmasına ilişkin Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB) ''ihale oluru'' kararı ve ihale şartnamesinin yürütmesini durdurdu. ...
Asgari ücret pazarlığı noktalandı. Zam ikiye ayrıldı. İlk altı ay için yüzde 4 zam yapıldı.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu yeni yılda geçerli olacak asgari ücreti tespit etti. Zam iki dilim halinde uygulanacak. İlk altı ay içinde yüzde 4, ikinci altı ay için yüzde 5 olacak.
YENİ RAKAMLAR;
İlk altı ay için BRÜT: 608 YTL İkinci altı ay BRÜT: 638 YTL OLACAK
NET ÜCRET:
İlk altı ay için : 435 YTL İkinci altı ay için: 457 YTL
SABAH Gazetesinin 26.12.2007 tarihli baskısında alan ve Botaş yetkililerine dayandırılan habere göre, zammın ilk diliminin 1 Ocak'tan geçerli olmak üzere yüzde 6-7 oranında uygulamaya konulması ve aynı oranda yapılması öngörülen ikinci dilim zammın ise kur ve petrol fiyatlarındaki gelişmelere bağlı olarak Şubat ya da Mart ayında yapılması her iki zam toplamının % 14 / 15 civarında olması bekleniyor.Haberde, Botaş'ın en son Kasım 2006'da doğalgazın satış fiyatına zam yaptığı ancak Kasım 2002'de göreve gelen AKP hükümeti döneminde yapılan toplam zam oranının ise yüzde 87 olduğu belirtildi. ...
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) hükümetin 1 Ocak 2008'den itibaren geçerli olmak üzere elektriğe konutta yüzde 15, sanayide ise yüzde 10 zam yapma kararına tepki gösterdi. Elektrik zammını, hükümetin yurttaşlara "yeni yıl armağanı" olarak nitelendiren EMO, açıklamasında, zammın fon ve vergiler dahil edildiğinde yüzde 17.4'e yükseldiğini kaydetti. Açıklamada şöyle denildi: "Ortalama bir ailenin aylık elektrik tüketiminin 230 kilovatsaat olduğu dikkate alındığında, mevcut durumda diğer bedeller, fon ve vergiler dahil olmak üzere aylık 39.10 YTL fatura ödenirken, elektrik tutarına yapılan zamla ve diğer bedeller, fon ve vergilerin de artmasıyla fatura 45.9 YTL'ye yükselecek. Böylece açıklanan yüzde 15'lik zam oranı da faturalara yüzde 17.4 olarak yansıyacak."
Televizyon paneli üretiminde büyük oyuncular hızla 'ince ekran TV' üretimine geçerken, yerli firmalar pazar payı azalan 'tüplü TV' üretimiyle baş başa kaldı.
Global büyüklüğü 60 milyar doları aşan elektronik ekran endüstrisinde, dijital teknolojilerin hızlı gelişimi sonucu ince ekranlı TV'lerin ve HD (yüksek görüntü kalitesi) yayınlara ilgi arttı. Bu gelişmeyle birliktetüm dünyada LCD ve PLAZMA gibi ince ekranlı TV pazarı hızla büyümeye başladı. Buna karşılık geleneksel TV (tüplü TV /CRT) pazarı daralıyor.
Tüplü TV konusunda Avrupa pazarında hayli iddialı olan Türk üreticilerden bazıları, PLAZMA ve LCD'ye hızlı geçiş sürecinde pazar kaybıyla karşı karşıya kaldı.
Avrupa PLAZMA ve LCD'de üretim üssü olduSektörün global oyuncuları, PLAZMA ve LCD'ye talep patlamasını iyi değerlendirdi. Sony, Samsung, LG Electronics gibi önde gelen üreticiler, Doğu Avrupa'ya fabrika açıp Avrupa pazarına üstlenerek dengeleri zorlamaya başladı. Sony, Slovakya'da iki fabrika kurdu. Samsung'un Slovakya, Macaristan ve Rusya'da; LG Electronics'in de Polonya'da 2, Rusya'da bir olmak üzere bölgede 3 fabrikası üretimde. Pazarda ciddi söz sahibi olan Türk üreticiler, tüplü TV pazarını Ortadoğu-Afrika bölgesinin yanı sıra Hindistan'a yaymaya yöneldi.
Pazarda neler oldu?
Az yer kaplaması, şık tasarımı, parlak ve canlı görüntü kalitesi, dijital teknolojilere uyumu sayesinde ince ekranlı TV'ler hızla tüplü TV'lerin yerini aldı.
Televizyon pazarının önde gelen oyuncuları tüplü TV işini yıllar önce fason üreticilere devretti. Bu şirketler Ar - Ge yatırımı yaparak ince ekranlı TV üretimine geçti.
Türkiye'deki üreticiler Avrupa'ya yakın olduğu için fason üretici olarak bu alanda öne çıktı. Ancak yeni teknolojiye geçişle birlikte bu alandaki rekabet şansı azaldı.
LCD ve PLAZMA panellerin üretiminde Uzakdoğulu üreticiler öne çıktı. Türkiye'ye ise sadece panel ithal ederek bunları montajlamak işi kaldı.
Türkiye'de ince ekranlı televizyon konusunda fabrika ve yeni teknoloji yatırımı gecikti.
Turkcell, bugünden itibaren geçerli olmak üzere fiyat ayarlaması yaptı.
Firmadan yapılan yazılı açıklamada, kısa mesaj ve kısa mesaja bağlı servisler, bireysel ve kurumsal faturalı ses ve ön ödemeli kontör kart ücretlerinde 18 Aralık 2007 itibarıyla geçerli olmak üzere fiyat ayarlaması gerçekleştirildiği belirtildi.
Ön ödemeli aboneler için diğer GSM operatörlerine doğru yapılan aramaların dakika fiyatının azaltıldığı dile getirilen açıklamada, ''Ön ödemeli hatlarda, 100 kontörlük kart 16,0 YTL, 250'lik kart 36,5 YTL, 500'lük kart 68 YTL, 1000'lik kart ise 126 YTL oldu. Diğer GSM operatörlerine yapılan çağrıların dakika ücreti ise 7 kontörden 4,99 kontöre indirildi'' denildi. ...
UKOME’nin kararı doğrultunda ; 15 Aralık Cumartesi akşamı saat 24.00’ten sonra taksi ücretlerinde 1,73 YTL olan açılış ücreti 2 YTL’ye, 1,15 YTL olan kilometre başına ücretlendirme 1,30 YTL’ye, 0,23 YTL olan bekleme ücreti ise 0,26 YTL’ye yükseltildi
Türkiye'nin hızla gelişen gayrimenkul piyasası yabancı yatırıcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. Merkezi Bahreyn'de bulunan Şamil Bank, yatırım bankası Türkiye'de faaliyete geçmeye hazırlanıyor.
Bankadan dün yapılan açıklamada şirketin Türkiye'deki operasyonlarını yürütmek için Şamil Bosphorus adında bir birim kurduğu duyuruldu. 90 milyon dolarlık bütçesi bulunan birimin Türkiye'de şeriat kurallarını uygun geliştirilecek gayrimenkul yatırımlarına finansman sağlaması planlanıyor. Finasman kapsamında yer alacak yatırımların başında İstanbul'da gerçekleştirilecek konut projeleriyle Akdeniz ve Ege gibi sahil bölgelerinde inşa edilecek yazlık türü gayrimenkullerin bulunacağı belirtildi.
Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci, klasik anlamda satacak şirket kalmadığını, bundan sonra özelleştirmelerin otoyol ve liman gibi altyapı yatırımlarıyla kamu hizmetlerine yoğunlaşacağını söyledi.
ÖİB Başkanı Metin Kilci Türk Telekom özelleştirmesinin kapsamı dışında tutulan kablo TV ve uydu gibi alanlarda da özelleştirmeye yönelik ön çalışmalar yaptıklarını ancak bu konuda henüz alınmış bir karar bulunmadığını söyledi. Beykent Üniversitesi'nde bir konferans veren Kilci, "Artık klasik anlamda şirket statüsünde çok fazla özelleştirilecek kamu kuruluşu kalmadı" dedi ve birkaç yıl içinde enerji, liman ve otoyol gibi altyapı yatırımları ve kamu hizmetlerinde özelleştirmelerin gündemde olacağını söyledi. ...